1 Kasım 2022 İsrail Seçimlerine Doğru – Netanyahu Karşıtları

Küçük farkların yarattığı büyük etki özellikle profesyonel sporlarda ön plana çıkan bir konu. Kahraman olmak ya da unutulmak arasındaki çizginin, yerine göre saliselik ya da milimetrik farklarla belirlendiği, bir iki santimlik ofsaytların teknik direktörlerin kariyerlerini sonlandırdığı bir dünyada yaşıyoruz. Üç sayı isabet oranı %40 olan bir NBA oyuncusu, %38 ile atan bir diğerine göre milyonlarca dolar fazla kazanabiliyor.

Seçim barajının sadece 3.25 olduğu ve birbirinden ideolojik ve ekonomik yaklaşım olarak pek de fark bulunmayan çok sayıda partinin yarıştığı İsrail’de yapılacak seçimler, tıpkı sporda olduğu gibi, milimetrik farkların çok şey değiştireceği bir yarış niteliğinde. Birkaç yüz oy her şeyi değiştirebilir.

Aslında son 4 yılda 5. kez yapılacak bu seçimin arkasında da bir milimetrik fark var. 2019 yılında yapılan seçimlerde Neftali Bennett’in “Yeni Sağ” Partisi sadece 1400 oy farkla baraja takılmış ve Netanyahu’ya istikrarlı bir sağ hükümet kurma şansını kaybettirmişti. O gün bu gündür İsrail’de kalıcı bir hükümet kurulamadı.

* * *

1 Kasım seçimleri öncesi İsrail’de yoğun bir tartışma ortamı var. Ekonomik kriz, kimlikler, dinsel aidiyet, kadın hakları, İsrailli Arap toplumu ile ilişkiler, Filistin sorunu ve güvenlik, özellikle de Rusya -İran ilişkileri boyutuyla Ukrayna’daki kriz bu seçimin ana konuları gibi görünüyor. Ama aslında tartışma tek bir kişiye odaklanmış durumda. İki ayrı dönemde yaklaşık 15 yıl başbakanlık yapan Netanyahu tekrar iş başına gelmeli mi?

İsrail toplumunun bir kısmındaki Netanyahu karşıtlığı öyle bir noktada ki, birbiriyle çok az ortak noktası olan 8 ayrı parti, sırf onun skandallarla dolu son dönemi bitsin diye bir araya geldi ve ciddi tavizler vererek bu koalisyonu sürdürmeye çalıştı. Tabi sadece 1 yıl dayanabildiler.

Son anketler Netanyahu ile onun karşıtları arasında nefes nefese bir yarış olduğunu gösteriyor. Ama önemli bir fark var. Netanyahu blokundaki partiler baraj sıkıntısı yaşamıyorken, muhalefette sınırda görülen çok sayıda isim var. İşin ilginci çoğu, özellikle sol partiler, birbirlerinden oy çalmak için ciddi manevralar yapıyor.

* * *

Netanyahu karşıtı blokun ana aktörü merkez sol nitelikli “Gelecek Var” Partisi. Lideri, şu anki geçici Hükümetin Başbakanı Yair Lapid. Eski bir haber spikeri olan Lapid, bir süre Dışişleri Bakanlığı koltuğunda da oturdu. Son anketler 24-25 milletvekili alabileceğini gösteriyor.

Kampanyasını uzun bir süre ılımlı seçmenlere yönelik yapan Lapid, son dönemde ilginç hamleler yaptı. Önce Arap seçmenlere yöneldi ve İsrail'de iki devletli çözüm istediğine ilişkin bir çıkış yaptı. Bu cümleler uluslararası çevrelerden alkış aldı ama Arapları ne kadar etkileyebileceği belli değil. Çünkü Filistinlilerin ön şartı "başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin" maddesini reddediyor. Üstelik somut bir takvim ve programı da yok. Gene de bir diyalog zemini kurulacağı beklentisi ılımlı-şehirli Arap seçmen için dikkat çekici.

Lapid bir diğer ilginç çıkışını toplumsal cinsiyet ve kürtaj başlığında yaptı. İsrail’de üçüncü büyük güç haline gelen aşırı sağın kürtajı “cinayet” olarak tanımlamasının ardından başlattığı bu kampanyayla hem ılımlı sağa hem de ABD’deki seküler çevrelere göz kırptı.

Tabii solda yer alan diğer 2 küçük hareket; Meretz ve İşçi Partisi kendi seçmen tabanlarına yönelik bu çıkıştan hoşlanmadılar. Son koalisyonda özellikle Arap seçmenlerini hayal kırıklığına uğratan bu 2 parti anketlere göre barajın biraz üzerinde. Toplam 9 ya da 10 milletvekili almaları bekleniyor. Ama birinin birkaç yüz oy farkla baraj altı kalması Netanyahu iktidarının önünün açılması demek.

Her iki Partinin Yahudi tabanı, özellikle aşırı sağ tehdidi dolayısıyla, gerekli sinerjiye sahip. Sorun küskün Arap tabanlarını yeniden harekete geçirmek. İşçi Partili Ulaştırma Bakanı Merav Michaeli’nin "Allah, Ben Gvir'in (aşırı sağın yeni yıldızı) bir sonraki hükümette bakan olarak atanmasını engellesin,” sözü bu arayışın en güzel örneği. Ultra seküler bile olsa, bir Yahudi politikacının “Yehova” yerine “Allah” kelimesini kullanması radikal bir tavır. Her iki parti, son seçimde Kalkait (Ekonomi) Partisine kaptırdıkları 2 bin kadar oyu geri almak için Araplara özellikle de Bedevilere yönelik bir dizi vaadi de daha yüksek sesle dillendiriyor.

Sol Partileri sıkıntıya sokan bir diğer isim ise 21 yaşındaki Tiktok yıldızı Hadar Muchtar'ın kurduğu 'Gençlik Ateşi’ adlı oluşum. İnternet fenomenlerinin güç gösterisine sahne olan kampanyası özellikle genç liberal seçmenlerin ilgisini çekti. Muchtar’a yönelen her oy, Meretz ve İşçi Partisini baraja biraz daha yaklaştırıyor.

* * *

Muhalefetin sağ tarafında ise işler biraz daha rahat.

3 önemli ismin bir araya gelerek oluşturduğu Ulusal Birlik Koalisyonu anketlere göre 12 milletvekili çıkarabilecek. Geçen seçimlere göre 2 az sandalye demek bu. Hareketin liderliğini Savunma Bakanı Benny Gantz yapıyor. Gantz eski Genel Kurmay Başkanlarından. Adalet Bakanı Gideon Sa'ar ve yine eski bir Genel Kurmay Başkanı olan Gadi Eisenkot hareketin diğer ağır topları. 2 üst düzey askerin olduğu hareket, doğal olarak güvenlik temasını öne çıkarıyor. Şu anda ortak oldukları merkez solun iki devletli çözüm anlayışının tam karşısındalar.

Aslında; “Bu hareketin Netanyahu’nun Likud’undan ne farkı var?” sorusuna verilebilecek ideolojik bir yanıt yok. Çoğu zaten Likud’dan kopan isimler. Netanyahu’yu istemiyorlar o kadar. Hoş Gantz, 2020'de COVID ile mücadele adına Netanyahu’yla bir yıl kadar koalisyon yaptı. Yani her an her şey olabilir. Hatta Gantz’ın şu anda Netanyahu kampındaki aşırı dinci partilerle olan iyi ilişkileri, olası bir kilitlenmede kendisine başbakanlık yolunu bile açabilir.

Bu noktada muhalefetin en sağındaki ve “İsrail Evimiz” Partisi ve liderleri Avigdor Liberman’dan bahsetmek lazım. 2009'da 15 sandalye kazanarak büyük sükse yapan Liberman, o dönemde aşırı sağ tehlikesinin sembolüydü. Şimdiyse tarihte ilk kez bir Arap Partisinin bulunduğu hükümetin Maliye Bakanı. 2-3 ay önce artık bitti gözüyle bakılan Liberman olağanüstü bir dönüş yaptı ve 6 milletvekili kazanabilecek konumda.

Bu sayının artması da olası çünkü Liberman özellikle Rus asıllı Yahudilere hitap eden, İsrail Rusya ilişkilerini ön plana koyan bir siyasetçi. Ukrayna Savaşı’nda özellikle İran’ın devreye girmesiyle İsrail sağının tarafsızlık politikası çatlamaya başladı. ABD’den gelen uyarıların da bu değişimde etkisi oldu. Diğer sağ partilerde yer alan “Rus asıllılar” Liberman defterini yeniden açarlarsa İsrail Evimiz seçimin büyük sürprizi olabilir.

* * *

1 Kasım İsrail Seçimlerini etkileyecek 3 ana faktör var. Arap seçmenlerin katılım oranı, 'ılımlı sağ' seçmenin yönelimi ve ana partilerden, özellikle soldaki iki partiden herhangi birinin seçim barajının altına düşüp düşmeyeceği.

İsrail ılımlı sağı, bir önceki seçimde Neftali Bennett’in kurduğu Yeni Sağ hareketine yönelmiş ve ona 7 milletvekilliği ile Başbakanlık yolunu açmışlardı. Bennett bu seçimlere katılmıyor. Partisinin başında İçişleri Bakanı Ayelet Şaked var. Anketlere göre büyük ihtimalle baraj altı kalacak. Hatta hala bu harekette yer alan 100 bin kadar seçmenin bir kısmının “oyları ziyan etmemek” için son gün dönebilecekleri bile konuşuluyor.

İsrailli analistler bu hareketten kopan 200 bin kadar ılımlı oyun nereye gideceğini tahmin edemiyorlar. Kendilerine hain yakıştırması yapan Netanyahu’ya geri dönmeleri pek mümkün değil gibi. Tabii “istikrar” kelimesinin sihrine kapılan bir grubun Likud’a bir şans daha verebileceği ihtimalini göz ardı etmemek lazım. Aşırı sağ ise zaten konu dışı. Gantz koalisyonu da henüz bu seçmeni ikna edememiş görünüyor. Evlerinde oturmayı seçerlerse, ki daha önce yaptılar, İsrail bir yeni seçim için hazırlıklara hemen başlayabilir.

Tabii tüm analizleri çöp kutusuna atacak bir faktör var. Arapların katılım oranı ve çıkaracakları milletvekili sayısı. Bir sonraki yazıda bu konuyu inceleyeceğiz.
 
Üst Alt